Yeşil Toparlanmanın Yolu Elektrikli Araçlardan Geçiyor

Elektrikli araçları teşvik eden yeşil kurtarma planı hakkında merak ettiğiniz her şey bu yazıda!

Yeşil Toparlanmanın Yolu Elektrikli Araçlardan Geçiyor

Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de kullanımı gittikçe yaygınlaşan elektrikli araçlar, yeşil toparlanma programının da ana maddelerinden biri oldu. Sürdürülebilir adımların atılması halinde istihdam ve gelirlerde çok daha ciddi artışlar yaşanacağını ortaya koyan program, bu çerçevede özellikle elektrikli araçları teşvik etti.

Yeni bir analize göre yeşil toparlanma programının, KDV indirimine dayalı ekonomik kurtarma senaryosuna göre daha etkin sonuç sağlayacağı belirtiliyor. Plan uzun vadede GSYİH için en yüksek faydayı sağlıyor.

Gelin detaylar için Zorlu Holding olarak Akıllı Hayat 2030 projesi kapsamında destek verdiğimiz Dünya gazetesinin ‘Sürdürülebilir Dünya’ özel sayfasında yer alan ‘Yakın Plan’ köşesinde Didem Eryar Ünlü imzasıyla yayımlanan incelemeye bir göz atalım…

We Mean Business koalisyonu tarafından yürütülen çalışma kapsamında Cambridge Econometrics tarafından gerçekleştirilen analiz, yeşil toparlanma programlarının, gelir, istihdam ve GSYİH konularında normalleştirme planlarında öngörülen teşvik tedbirlerinden daha etkin olduğunu ortaya koyuyor. Yeşil planlar, aynı zamanda emisyon azaltım konusunda da katkı sağlıyor.

Analiz, beş unsurdan oluşan ‘yeşil toparlanma programı’ ile ‘normalleştirme’ planını karşılaştırıyor. Her iki senaryonun hükümetler üzerinde oluşturduğu maliyet benzer seyrediyor. Her iki kurtarma planı da üretim ve istihdama destek sağlıyor, ancak yeşil toparlanma programının daha olumlu bir etki yaratacağı ifade ediliyor.

Sıfır karbonlu geleceğe doğru

  • Yeşil toparlanma programı KDV’de daha küçük ölçekli bir indirim içerirken, aşağıdaki 5 önlemi temel alıyor:
  • Enerji verimliliğine sunulan kamu yatırımları
  • Rüzgâr ve güneş enerjisine yönelik teşvikler
  • Şebekelerin iyileştirilmesine yönelik kamu yatırımı
  • Teşviklerin yalnızca elektrikli araçlara sunulduğu hurda planları
  • Ağaç dikme programları

We Mean Business koalisyonunun CEO’su Maria Mendiluce, şu ifadeleri kullanıyor; “Bu rapor, birçok şirketin halihazırda bildiği gerçekleri doğrular nitelikte. Sıfır karbonlu geleceğe yatırım yapmak, iş dünyasının başarısını garanti altına almanın en etkin yolu. Hükümetlerin harcama politikalarını, yeşil teknolojileri ve teknolojik yenilikleri artıracak şekilde uyarlaması gerekiyor. Bu durum, şirketlere, ekonomiye ve vatandaşlara fayda sağlamanın yanı sıra, emisyonları azaltıyor. Yatırımları bu şekilde planlamamak, ekonomilerin direncini artırmanın zorunlu olduğu günümüzde, dünyayı ekonomik ve çevresel felaketlere sürüklemek anlamına geliyor”.

Doğa Koruma ve Biyoçeşitlilik Çalışmaları

Hedef 2030’a kadar yüzde 7 daha az sera gazı

Raporun ana çıktıları şöyle sıralanıyor:

AB’deki yeşil toparlanma programı, 2024 yılına kadar 2 milyon daha fazla istihdam yaratıyor. ABD’deki yeşil toparlanma programı ise, normalleştirme planıyla kıyaslandığında yaklaşık bir milyon daha fazla kişiye istihdam sağlıyor.
Küresel ölçekte, beş aşamalı yeşil toparlanma programının uygulamaya konulması durumunda, 2030 yılına kadar sera gazı emisyonlarında yüzde 7 azaltım gerçekleşiyor.

Beş adet yeşil teşvik önlemi arasında, elektrikli araç satışlarını artırmaya yönelik hurda planı, 2030 yılına kadar oluşacak istihdam ve GSYİH artışında en önemli katkıyı sağlıyor.

Etkinin artırılması için, yeşil toparlanma programlarının ülke dinamiklerine göre uyarlanması gerekiyor.

Ağaç dikme planları, dikim için mevcut araziye sahip ülkelerde istihdam yaratılmasında etkili olup, Hindistan’daki ek GSYİH’nin yüzde 10’unu ve oluşacak istihdamın yüzde 27’sini sağlıyor. Ağaç dikme planları, Polonya’da yaratılacak istihdamın yarısını oluşturuyor.

Ülkelere göre ekonomik toparlanma modelleri 

  • Avrupa Birliği: COVID-19 salgınının AB'ye oluşturduğu maliyetin, GSYİH'nin yüzde 8 ila 9'una denk gelmesi öngörülüyor. Bu maliyetin yaklaşık yarısının 2030'a kadar gerçekleşmesi bekleniyor. Modellemeye göre, yeşil kurtarma planı, özellikle elektrikli araçları teşvik eden plan sayesinde uzun vadede GSYİH için en yüksek faydayı sağlıyor.
  • Hindistan: Yeşil kurtarma planı, 2030 yılına kadar COVID-19'un etkilerini tamamen dengeleyerek, GSYİH'de kalıcı artışla sonuçlanıyor. GSYİH'ye (yüzde 79) ve istihdama (yüzde 64) en büyük katkının, elektrikli araçların alımını teşvik etmeye yönelik içten yanma motorların vakitlice hurdaya çıkarılmasını öngören plandan gelmesi bekleniyor.
  • Japonya: Yeşil kurtarma programının, harcamaları doğrudan ekonomiye yönlendirmesi nedeniyle, KDV indirimine dayalı planla kıyaslandığında daha etkin olduğu görülüyor. GSYİH'deki artışın yaklaşık üçte ikisi ve istihdamın yüzde 60'ı, elektrikli araçları teşvik etmeye yönelik plandan kaynaklanıyor.
  • İngiltere: Yeşil kurtarma planı, kısa ve uzun vadede GSYİH ve istihdamda oluşacak artış kapsamında daha etkin sonuçlanıyor. Benzinli araçların adım adım hurdaya çıkarılması programı kapsamında elektrikli araçlara geçiş, GSYİH'ye ve istihdama en büyük katkıyı sağlıyor.
  • ABD: ABD'nin ülke içindeki büyük ölçekli enerji sektörüne rağmen, yeşil kurtarma programı daha iyi performans gösteriyor ve istihdam yaratmak açısından daha etkin olarak değerlendiriliyor.

GSYİH'ye ve istihdama sağlanan faydaların yarısından fazlası, elektrikli araçların kullanımındaki artıştan kaynaklanıyor.

Elektrikli otomobilleri yaygınlaştırmayı ve elektrikli otomobil sahiplerinin yolculuklarını kolaylaştırmayı hedefleyen Zorlu Energy Solutions’ın (ZES) neler yaptığını merak ediyorsanız tıklayın!

Bu yazı, Zorlu Holding olarak Akıllı Hayat 2030 projesi kapsamında destek verdiğimiz Dünya gazetesinin ‘Sürdürülebilir Dünya’ özel sayfasında yer alan ‘Yakın Plan’ köşesinde Didem Eryar Ünlü imzasıyla yayımlanan incelemeden uyarlanmıştır.