Kurumların Sürdürülebilir Sosyal Etki Yaratma Konusundaki Rolü: Summit Sürdürülebilirlik Zirvesi 2021’den Satır Başları

Summit Sürdürülebilirlik Zirvesi 2021’de öne çıkan başlıklar

Kurumların Sürdürülebilir Sosyal Etki Yaratma Konusundaki Rolü: Summit Sürdürülebilirlik Zirvesi 2021’den Satır Başları

Harvard Business Review Türkiye’nin düzenlendiği Sürdürülebilirlik Zirvesi’nin 16 Kasım’da gerçekleşen ilk gününde, sürdürülebilir kalkınmada kurumların rolüne vurgu yapıldı. Zirvede “Sürdürülebilir değer yaratmak için bireylere ve kurumlara ne gibi sorumluluklar düşüyor? Ekonomik, sosyal ve ekolojik olarak pratikte neler yapılabilir?” gibi sorular altında, mevcut ekonomik sistemimizin sürdürülebilirlik özelindeki boşluklarına değinildi.

Teknoloji iletişimcisi Dr. Sertaç Doğanay’ın sunduğu zirvenin Zorlu Holding Etki Sahnesi’nin üçüncü oturumunda, Zorlu Holding Kurumsal İletişim ve Sürdürülebilirlik Genel Müdürü Aslı Alemdaroğlu, Now Partners Kurucu Ortağı ve Global Elçisi Marcello Palazzi konuşmacı olurken; dördüncü oturumda ise Vehbi Koç Vakfı Genel Müdürü Cihan Özsönmez, imece Direktörü Mustafa Özer ve Ashoka Türkiye Eş Direktörü Zeynep Meydanoğlu düşüncelerini paylaştılar. Her iki oturumun da  moderatörlüğünü Harvard Review Business Genel Yayın Yönetmeni Serdar Turan üstlendi.

“İlerleme için sosyal dinamikleri anlamak”

Üçüncü oturumun konuşmacıları olan Zorlu Holding Kurumsal İletişim ve Sürdürülebilirlik Genel Müdürü Aslı Alemdaroğlu ve Now Partners Kurucu Ortağı ve Global Elçisi Marcello Palazzi; sürdürülebilir bir gelecek için insani ilermenin önemini vurguladılar. Özellikle son 10 yılda iş birliğinin, kolektif düşüncenin ve internetin gücünün daha çok ortaya çıktığını söyleyen Palazzi, “Artık sınırlarımız yok. Dünyanın her yerinden insanlara erişebilir, onlarla çalışabilir ve toplumsal sorunları hep birlikte çözebiliriz. Sistematik bir değişime doğru daha etkili ve acil bir geçiş için hükümetlerin daha destekleyici olmasına ve temel sektörlerde daha fazla girişimciye ihtiyacımız var.” sözleriyle bu konuda etkili bir strateji belirlemek gerektiğinin altını çizdi. 

“Özel sektörün değişimi şekillendirmesi için paydaş kapitalizmi”

Sürdürülebilir ekonomik kalkınma için paydaş temelli kapitalizmin öncü olması gerektiğini söyleyen Zorlu Holding Kurumsal İletişim ve Sürdürülebilirlik Genel Müdürü Aslı Alemdaroğlu, mevcut ekonomik sistemimizin bu sorunları çözmek için yeterli olmadığını, sosyal olarak daha adil, kapsayıcı ve çevresel olarak onarıcı bir ekonominin oluşturulmasının şart olduğunu vurguladı. Bu bağlamda, markaların mevcut konumlarından örnekler veren Alemderoğlu; markaları olumlu sosyal değişimleri sağlayan ürünleri, hizmetleri ve vizyonları birlikte oluşturabileceğimiz platformlar olarak kullanmamız gerektiğini söyledi. 

“Sistem odaklı iş stratejilerine ihtiyacımız var. İşletmelerimiz daha büyük bir toplum, çevre ve ekonomi alanı içinde yer almaktadır. Bizim işimiz toplumun gelişmesine bağlıdır. Uzun vadeli çözümler ve hedefler düşünmeye başlamalıyız. İçinde olmak istediğimiz gelecek, yaptığımız işin ana amacı olmalı ve ardından tüm hedefler buna göre açılmalıdır. Etkimiz konusunda sorumluluk almaya başlamamız ve tüm paydaşlarımızı olumlu etkiye teşvik etmemiz gerekiyor.”
                                                                                                                                                 Aslı Alemdaroğlu

 

Etki Sahnesi’nin dördüncü oturumunda ise Vehbi Koç Vakfı Genel Müdürü Cihan Özsönmez, imece Direktörü Mustafa Özer ve Ashoka Türkiye Eş Direktörü Zeynep Meydanoğlu konuştu.

“Sivil toplumun sürdürülebilir kalkınmadaki rolü”

Vehbi Koç Vakfı Genel Müdürü Cihan Özsönmez, sürdürülebilirliğin kelime anlamını tekrar hatırlamamız gerektiğine vurgu yaparak, bu kavramın başlı başına bir sivil toplum konusu olduğunun altını çizdi. Bugün hem yerel hem küresel çapta büyük sorunlara, kısıtlı kaynaklarla çözüm arandığını dile getiren Özsönmez, ‘esas sorunun’ tam olarak burada olduğunu, nitelikli toplumsal ilerleme için kaynakları artırmamız gerektiğini söyledi. Bu bakımdan sosyal girişimcileri ve sivil toplum kuruluşlarını örnek gösteren Cihan Özsönmez “STK’lar, insanların çeşitli sorunlarını tespit edip çözüm üretmek için önemli rol oynuyor.” açıklamasına ek olarak, gerçekçi vizyon ve samimi iş birliklerinin kurulması gerektiğini söyledi. 

Blog

“Sorunların farklı paydaşlar tarafından sahiplenilmesi gerekiyor”

imece Direktörü Mustafa Özer, sorunlara kolektif etki yaratabilecek çözümlerle gidilmesi gerektiğine vurgu yaptı. Ayrıca özellikle ekonomik tandanslı çözümlerin farklı paydaşlar tarafından sahiplenilmesini dile getirerek, “Etkiyi çoklayabilmek için ekosistem olarak sosyal fayda üretmek gerekiyor.” açıklamasında bulundu. Özer, imece olarak TSGA (Türkiye Sosyal Girişimcilik Ağı Projesi)’yı harekete geçirdiklerini, bu bağlamda ekosistem araştırmaları, kamu-özel sektör ve sivil toplum kuruluş iş birliklerini, yasal altyapı çalışmaları yürüttüklerini söyledi. 

“Özel sektör ve girişim ilişkileri hiyerarşik olmamalı”

Ashoka Türkiye Eş Direktörü Zeynep Meydanoğlu, özel sektör ile girişimler arasındaki hiyerarşik yapının çözüme fayda sağlamayacağını dile getirdi. “Girişimlerin PR’a kurban gitmemesi, özel sektör tarafından taşeron olarak görülmemesi gerekiyor.” açıklamasını yaparak,  iş birliği halinde olan özel sektör ve girişimlerin nasıl bir birliktelikle görünür olduklarının önemine değindi. Bu nedenle, zirvedeki diğer birçok katılımcı gibi ekosistem yaklaşımının çok önemli olduğunu, girişimlerin sadece fikir aşamasında değil, yolculuklarının her aşamasında desteklenmesi gerektiğinin altını çizen Meydanoğlu, Türkiye ekosisteminde sosyal girişimciliğin bu sebeple çok küçük bir kitleye ulaştığını söyledi. 

Zirvenin kaydına buradan ulaşabilirsiniz.