Dünya Limit Aşım Günü Yine Yılın Sonunu Göremedi

Limit Aşım Günü nedir? Bu yıl hangi tarih belirlendi? Limit Aşım Günü’nü ötelemek için neler yapılabilir?

Dünya Limit Aşım Günü Yine Yılın Sonunu Göremedi

Gezegenimize olan borçlarımızı silmek yerine her geçen gün daha da borçlandığımızı biliyor muydunuz? Onun bize sunduğu kaynakları ne kadar zamanda tükettiğimizi her yıl bize gösteren Limit Aşım Günü, 2022 yılı için yapılan analizler sonucunda 28 Temmuz olarak belirlendi. Bu, gezegenin bize 2022 yılı için sunduğu kaynakları 28 Temmuz itibarıyla tükettik demek oluyor. 2021’de bu tarih 29 Temmuz olarak açıklanmıştı, yani borç hanemize artı bir gün daha yazıldı.

Limit Aşım Günü (Earth Overshoot Day), gezegenin sahip olduğu ve 1 yıl boyunca kullanabileceğimiz kaynakları o yıl içinde tükettiğimiz günü bize gösteren, başka bir deyişle tüketimlerimizin dünyanın o yılda kendini yenileme hızını geçtiği gündür. İki faktörün bittiği noktayı işaret eder: İnsanlığın ekolojik ayak izi ve dünyanın biyolojik kapasitesi. Ekolojik ayak izimiz, tükettiğimiz her şey ve ürettiğimiz atıklar için ihtiyaç duyduklarımızdır. Yani dünyanın biyolojik kapasitesinin ne kadarını tükettiğimizi gösterir. Dünyanın biyolojik kapasitesi ise, gezegenimizin tüketim ihtiyaçlarımızı karşılamak için sahip olduğu ve her yıl yenilenebilecek kaynakları kapsar. Limit Aşım Günü, dünyanın biyolojik kapasitesinin insanlığın ekolojik ayak izine bölünmesi ve bir yıldaki gün sayısı olan 365 ile çarpılmasıyla hesaplanır.

Bu yılki verilerden öne çıkanlar

Küresel Ayak İzi Ağı (Global Footprint  Network), ekolojik ayak izi ve biyolojik kapasite verilerini kullanarak hesaplamalar yapıyor. Bu hesaplamalara göre; 2022 Limit Aşım Günü için toplam ekolojik ayak izi bir önceki yıla göre % 1,2 artarken, aynı zaman aralığında toplam biyolojik kapasite % 0,4 arttı. Pandeminin neden olduğu 2020 karantinaları CO2 emisyonlarında başlangıçta keskin bir düşüşe neden oldu, ancak yılın ikinci yarısında yine artış gösterdi. Yıl sonunda toplam emisyonların 2019 emisyonlarından %5,2 daha düşük olduğu bildirildi. 2021’de emisyonların 2020’ye kıyasla %6,0 oranında arttığı tahmin ediliyor ve bu da bizi 2019 emisyon seviyelerinin biraz üzerine çıkarıyor. 2021’den 2022’ye kadar emisyonların ek %1,5 artması bekleniyor. Karbon ayak izinin ise 2021’den 2022’ye kadar %1,4 artması bekleniyor. 2022’de dünya için biyolojik kapasitenin kişi başına 1.5 küresel hektar olduğu tahmin ediliyor. İnsanlığın ekolojik ayak izi, kişi başına 2,7 küresel hektar ve bunun %60’ını karbon ayak izi oluşturuyor.

Küresel Ayak İzi Ağı ülkeler bazında da Limit Aşım Günü’nü hesaplıyor ve buna göre Türkiye 22 Haziran’da limitini aştı. Bu dünya ortalamasına göre 1 ay daha önde olduğumuzu yani, kaynakları dünya ortalamasından daha önce ve hızlı tükettiğimizi gösteriyor.

Nüfus arttıkça doğal kaynaklara olan talep de her geçen gün katlanarak artıyor. Ve biz bu kaynakları aşırı tüketiyoruz. Bu aşırı tüketim; su kaynaklarımızı, ormanlarımızı kaybetmemize, biyoçeşitliliğin azalmasına, hava ve su kirliliğine sebep oluyor. Tüm bunların sonucunda da iklim krizi gezegenimizin en büyük tehdidi olmaya devam ediyor.

Limit Aşım Günü’nü ötelemek için neler yapılabilir?

Peki her geçen yıl takvimde biraz daha öne gelen bu günü ötelemek için neler yapılabilir? Bu kapsamda başlatılan #MoveTheDate kampanyası 5 değişim alanına odaklanıyor. Bunlar;

  • Dünya,
  • Şehirler,
  • Enerji
  • Gıda
  • Nüfus

Aslında Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları’nın arasında yer alan;

  • Karasal ekosistemleri korumayı, sürdürülebilir orman yönetimini sağlamayı, biyolojik çeşitlilik kaybını engellemeyi amaçlayan “Karasal Yaşam”
  • Sürdürülebilir kalkınma için okyanusları, denizleri ve deniz kaynaklarını korumayı ve sürdürülebilir kullanmayı hedefleyen “Sudaki Yaşam”
  • Şehirleri ve insan yerleşimlerini kapsayıcı, güvenli, dayanıklı ve sürdürülebilir kılmayı hedefleyen “Sürdürülebilir Şehirler ve Topluluklar”
  • 2030 yılına kadar yenilenebilir enerjinin payını önemli ölçüde artırmayı amaçlayan “Erişilebilir ve Temiz Enerji”
  • 2030 yılına kadar perakende ve tüketici seviyelerinde kişi başına küresel gıda israfını yarıya indirmeyi ve hasat sonrası kayıplar da dahil olmak üzere üretim ve tedarik zincirleri boyunca gıda kayıplarını azaltmayı hedefleyen “Sorumlu Üretim ve Tüketim”

maddelerinin Limit Aşım Günü’nü ileri bir tarihe öteleme konusunda bize çok güzel bir rehber olduğunu söyleyebiliriz.

Küresel Ayak İzi Ağı ve Schneider Electric tarafından 2019 yılında yapılan bir araştırmaya göre, mevcut binaları daha verimli hale getirmek ve enerjiyi karbondan arındırmak, Limit Aşım Günü’nü 21 gün ötelemeye yardımcı olabilir. Bunun yanında gıda israfını yarı yarıya azaltmak 10 gün, et tüketimini azaltmak tarihin 17 gün ileriye alınmasına olanak verebilir. Küresel CO2 emisyonlarını yarıya indirmek ise Limit Aşım Günü’nü tam 93 gün öteleyebilir.

Daha iyi bir dünya için belirlediğimiz hedefler

Zorlu Holding olarak Akıllı Hayat 2030 stratejimizde yer alan Yenileyici İş Modellerinde;

  • 2030’a kadar Kapsam 1 ve 2’de, 2050’ye kadar ise Kapsam 3 de dahil olmak üzere tüm değer zincirinde net sıfır emisyon
  • 2030’a kadar atıkları %50 azaltmayı ve 2050’ye kadar sıfır atık noktasına ulaşmayı
  • 2030’a kadar kullanılan suyun %50’sini, 2050’ye kadar ise tamamını geri kazanmayı hedefliyoruz.

Özetle sadece tek bir gezegenimiz olduğunu ve ona iyi davranmamız gerektiğini unutmayalım. Akıllı Hayat 2030 stratejimizle hızla azalan doğal kaynakların kullanımını en aza indirmeyi hedefliyor, kaynakların sorumlu kullanımını sürdürülebilir bir üretim modeli oluşturmanın temeli olarak görüyoruz. Taahhüdümüz, tüm doğal kaynakları ekosistemlere ve insanlara karşı sorumlu biçimde kullanmak. Çünkü biliyoruz: Bugün attığımız her adım, daha iyi bir dünya için!