Plastik Geri Dönüşümünde Uygulanan Yöntemler

Plastik geri dönüşümünde uygulanan yöntemler neler?

Plastik Geri Dönüşümünde Uygulanan Yöntemler

Çevre kirliğinin ulaştığı boyutlar, tüm dünyada eylem planları yapılmasını gerekli kılıyor. Çevre kirliliğinin en önemli sebeplerinden biri olan plastik kirliliği de bu eylem planlarında büyük yer tutuyor. Plastik kirliliğini azaltmanın önemli bir adımı, atık olarak oluşan plastiklerin geri dönüştürülmesi. Plastik geri dönüşümü plastik atıkların toplanması, ayrıştırılması ve işlenerek yeni ürünlere dönüştürülmesi sürecini ifade ediyor. Bu süreçte, dünya çapında birçok farklı uygulama ve yenilikçi yöntemler geliştiriliyor. İşte plastik geri dönüşümündeki öncü uygulamalar:

Mekanik geri dönüşüm

Mekanik geri dönüşüm, plastik atıkların fiziksel olarak işlenerek yeniden kullanılabilir hale getirilmesini sağlıyor. Plastik atıklar, yıkama, öğütme ve eritme gibi adımlardan geçerek granül veya talaş formuna getiriliyor. Bu granüller, yeni plastik ürünlerin üretiminde kullanılabiliyor. Geleneksel bir yöntem olan mekanik geri dönüşüm, düşük enerji tüketimi ve ekonomik açıdan avantajlı olması nedeniyle yaygın olarak kullanılmaya devam ediyor. Bu yöntemin yoğun olarak kullanıldığı alanların başında plastik şişe, ambalaj, otomotiv ve elektronik yer alıyor.

Kimyasal geri dönüşüm

Kimyasal geri dönüşüm, plastik atıkların kimyasal işlemlerle parçalanarak temel moleküler bileşenlerine dönüştürülmesini sağlıyor. Bu süreçte, plastik atıklar kimyasal işlemlerle parçalanarak temel moleküler bileşenlerine ayrılıyor. Elde edilen bileşenler, yeni plastik üretiminde veya diğer kimyasal ürünlerin üretiminde kullanılıyor. Mekanik geri dönüşüm yöntemiyle yeterli verimin sağlanamayacağı durumlarda kullanılan bu yöntem, özellikle filmler, çok katmanlı ve lamine plastikler gibi geri dönüşümü zor olan plastik ürünler için önemli bir alternatif sunuyor. Ayrıca kimyasal geri dönüşüm, plastik atıkların daha ileri bir şekilde dönüştürülmesi ve sürdürülebilir bir döngünün oluşturulması için umut vaat eden bir yöntem olarak öne çıkıyor.

Biyoremediasyon

Plastik geri dönüşümünde önemli bir rol oynayan biyoremediasyon, çevresel kirliliği azaltmak veya ortadan kaldırmak için organizmaların veya mikroorganizmaların kullanıldığı bir yöntemdir. Zararlı kirleticilerin etkisini ortadan kaldırmak veya uzaklaştırmak için bazı canlı organizmaların kullanıldığı bu yöntemle plastik atıklar, enzimler ve biyokimyasal reaksiyonlarla parçalanarak daha basit bileşenlere dönüşüyor. Özellikle biyoplastikler gibi biyolojik olarak parçalanabilen plastikler, doğaya atıldığında organizmalar ve mikroorganizmalar tarafından sindirilebiliyor. Bu sayede, plastiklerin doğada uzun süreler boyunca kalması önlenebiliyor. Plastik atıkların doğayla uyumlu şekilde parçalanmasını sağlayan biyoremediasyon yöntemi, plastik geri dönüşümünün sürdürülebilirliğini de artırıyor.

Gelecek için Bugün

Zorlu Holding olarak Akıllı Hayat 2030 stratejimiz kapsamında çevresel, sosyal ve yönetişim alanlarında şirketlerimizle birlikte tüm paydaşlarımız için değer yaratmayı amaçlıyoruz. Operasyonlarımızın sonucu olarak açığa çıkan atıkları uzun vadede ortadan kaldırmayı, çevreye ve insan sağlığına etkilerini en aza indirmeyi ve yeniden kullanılabilir girdilere dönüştürmeyi hedefliyoruz. Akıllı Hayat 2030 hedeflerimiz doğrultusunda hayata geçirdiğimiz sürdürülebilirlik odaklı iyi uygulama örneklerimizi anlattığımız bir video serisi hazırladık. Projelerimizde emeği geçen ve süreçlerde öncü roller üstlenen çalışma arkadaşlarımızın anlatımıyla sunduğumuz videolarımıza Youtube kanalımızdaki “Bizden Hikayeler” video serimizden ulaşabilirsiniz.

Bizden Hikayeler video serimizin yedincisi olan Polimer Geri Dönüşüm Tesisi projesi videomuzda, plastik geri dönüşümünde sıfır atık çalışmalarımızı, Korteks Polimer Geri Dönüşüm Tesisi İşletme Mühendisi Harun Paklacı anlatıyor.

Plastik kirliliği, dünyamızın en önemli sorunlarından biri haline gelmiş bulunuyor. Ekonomik İş Birliği ve Kalkınma Teşkilatı’nın (OECD) "Küresel Plastik Görünümü" raporuna göre dünyada plastik atık üretimi 2000 yılında 156 milyon ton iken 2019 yılına kadar iki kattan fazla artarak 353 milyon tona ulaştı. Öte yandan dünya genelinde plastik atıkların yalnızca %9’unun geri dönüşümü sağlanabiliyor. Bu kapsamda Zorlu Holding’in Akıllı Hayat 2030 stratejisi doğrultusunda Korteks İplik olarak ‘’Gelecek için Bugün‘’ sloganı ile Polimer Geri Dönüşüm Tesisimizi faaliyete geçirdik.

8’inci kıtanın oluşumunun önüne geçmenin ve doğal kaynak tüketimlerini azaltmanın öneminin bilinciyle 2015 yılında çalışmalarına başlamış olduğumuz projemizi 2020 Aralık itibarıyla sonlandırarak Polimer Geri Dönüşüm Tesisi’ni devreye aldık.

Polimer Geri Dönüşüm Tesisi’nde pet şişelerin ve üretim firesi ipliklerin geri dönüşümünü sağlıyoruz. Günlük 20, aylık olarak ise 600 ton kapasiteye sahip tesisimizde hem tüketici sonrası (post-consumer) hem de sanayi sonrası (post-industrial) ham maddeleri kullanarak polimer cips üretimi gerçekleştiriyoruz. Bu polimer cipsleri RPET iplik üretimlerinde değerlendiriyor, bu sayede sıfır atık hedeflerimize bir adım daha yaklaşıyoruz.

2021 yılındaki üretimlerimizi incelediğimizde, hedeflerimizi yakalamış olup daha da ileriye götürmeyi planlıyoruz.

Üretimini gerçekleştirdiğimiz farklı ürün gruplarımızın Yaşam Döngüsü Analizlerini tamamlayıp geleneksel üretimlerle karşılaştırdığımızda, çalışmalarımız sonucunda firmamızın sera gazı salımının, enerji tüketiminin ve doğal kaynak kullanımının azaldığını tespit ediyoruz.

Polimer Geri Dönüşüm Tesisi’nde yaptıklarımızla Birleşmiş Milletler’in belirlemiş olduğu Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları’ndan, Sorumlu Üretim ve Tüketim, İklim Eylemi ve Amaçlar için Ortaklıklar maddelerine katkı sağlıyoruz.

Akıllı Hayat 2030 stratejisi kapsamında 2030 yılına kadar atıklarımızı %50 azaltmak, 2050 yılına kadar ise sıfır atık noktasına ulaşmak için çalışıyoruz.