İklim Değişikliğiyle Mücadelenin Zirvesi COP28’de Neler Oldu?

İklim değişikliğine karşı mücadelenin eylem planlarının hazırlandığı COP28 tamamlandı. Geleceğimizi ilgilendiren önemli kararların alındığı zirvede neler oldu? Bilinmesi gerekenler neler?

İklim Değişikliğiyle Mücadelenin Zirvesi COP28’de Neler Oldu?

Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi’nin katılımcı ülkelerinin bir araya geldiği COP28 zirvesi tamamlandı. İklim değişikliğiyle mücadelenin en önemli eylem planlarının konuşulduğu zirvede geleceğimiz adına hayati kararlar alındı.

30 Kasım – 12 Aralık tarihleri arasında gerçekleşen COP28’den beklentileri anlattığımız yazımıza buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz. Gelin şimdi de bu tarihi zirvede neler yaşandığına birlikte göz gezdirelim.

Kayıp ve Zarar Fonu için müjdeli haber geldi

Taraflar, COP28’in ilk gününde büyük bir atılım yaparak “Kayıp ve Zarar Fonu” için anlaşmaya vardılar. 30 Kasım Perşembe günü itibarıyla Dr. Sultan Al Jaber, fonun operasyonel hale getirilmesine yönelik tarihi bir anlaşmanın imzalandığını duyurdu ve fon faaliyete geçti.

COP27 sırasında üzerinde mutabakata varılan fon, iklim değişikliğinin etkilerine karşı savunmasız olan ülkelerin uzun süredir devam eden bir talebiydi. Kuraklık, sel ve yükselen denizler gibi giderek artan aşırı hava olaylarının yol açtığı yıkımlar, gelişmekte olan ülkeler için ciddi bir maliyet yükü oluşturuyor. Fonun faaliyete geçmesi, bu ülkelerin yaşadığı kayıp ve hasarların telafi edilmesine yardımcı olacak.

COP28 Başkanı Dr. Sultan Al Jaber, Birleşik Arap Emirlikleri’nin (BAE) fona 100 milyon dolar bağışlayacağını açıklayarak, gelecek yeni taahhütlerin önünü açtı. BAE’yi takip ederek fona destek veren ülkelerden Almanya 100 milyon dolar, Birleşik Krallık 40 milyon sterlin, Japonya 10 milyon dolar ve ABD 17,5 milyon dolar tutarında katkıda bulunacağını açıkladılar.

Küresel Stok Değerlendirmesi sonuçları değerlendirildi

Dünyanın iklim eylemi konusunda kaydettiği ilerlemenin kapsamlı bir değerlendirmesi olan Küresel Stok Değerlendirmesi (GST), 2022 yılındaki COP27’de başlamıştı. Veri toplama, teknik ve politik fazlardan oluşan GST çıktıları COP28’de ilk kez ele alındı. Küresel Stok Değerlendirmesi sonuçları; azalma, adaptasyon ve uygulama araçları olmak üzere üç bölümde incelendi. Gelinen noktaya dair konuşan liderler genel olarak aşağıdaki görüşlerde fikir birliğine vardı.

Azalma konusunda sera gazı emisyonlarını azaltmak ve 1,5 derece hedefine ulaşmak için atılacak adımların tüm sektörleri kapsaması gerektiği vurgulandı. Fosil yakıtların aşamalı olarak durdurulması ve yenilenebilir enerji kapasitesinin üç katına çıkarılmasının bu hedefe ulaşmada kritik rol oynayacağı belirtildi.

Adaptasyon noktasında iklim değişikliğinin gelişmekte olan ülkelerde ve savunmasız topluluklarda yaşamı etkilediği, bu nedenle gerçekçi adaptasyon eylemlerine ihtiyaç duyulduğu ifade edildi. Dünya çapında yaşanan ilerlemelerin düzensiz ve eşitsiz şekilde dağıldığı, dolayısıyla uyum finansmanı açığını ele almanın ve hibe erişimini artırmanın önemi dile getirildi.

Uygulama araçlarının öneminin vurgulandığı oturumda, gelişmekte olan ülkelerde iklim planlarının tam olarak uygulanabilmesi için erişilebilir finansmanın gerekliliğine işaret edildi. İklim finansmanı taahhütlerinin yerine getirilmesi, yeni sayısal hedeflerin belirlenmesi ve sağlanan finansmanın artırılmasının altı çizildi. Uluslararası finansal sistemlerin iklim eylemlerine göre düzenlenmesi ve gelişmekte olan ülkelerin artan borç yükü için bir borç reformunun gerekliliği de vurgulandı.

Gıda Sistemleri ve Tarım Deklarasyonu imzalandı

Zirveye katılan 130’dan fazla ülke; Sürdürülebilir Tarım, Dayanıklı Gıda Sistemleri ve İklim Eylemi Bildirgesi’ni imzaladı. Deklarasyon, gıda sistemlerinin ve tarımın iklim değişikliğine olan etkilerinin acil olarak ele alınmasını ve ulusal düzeyde eylem planlarının yapılmasını amaçlıyor.

Tüketim alışkanlıklarının gıda sistemlerinde yarattığı etkilere odaklanmadığı için eleştirilen deklarasyon, yine de gıda sistemlerini ve tarımı resmî müzakerelere dahil ettiği için önemli bir adım olarak görülüyor.

Bildirgeyi imzalayan 134 ülke, dünya üzerindeki 5,7 milyardan fazla insana, yediğimiz gıdanın yüzde 70'ine, yaklaşık 500 milyon çiftçiye ev sahipliği yapıyor. Dahası küresel gıda sisteminden kaynaklanan toplam emisyonların %76'ı ve küresel toplam emisyonların %25'inden sorumlular.

Yenilenebilir enerji kapasitesi üçe katlanacak

COP28’de alınan önemli kararlardan biri de yenilenebilir enerji kapasitesinin üç kat artırılması oldu. Hedefte 2030’a kadar yenilenebilir enerji gücünü en az 11 teravat seviyesine çıkarmak ve küresel enerji verimliliği artışını yüzde 2’den yüzde 4’e çıkarmak var.

Bu hedefin Avrupa Birliği’ne maliyeti ise iki yılda 2,3 milyar avro olarak hesaplanıyor. Sağlanacak finansal destekle yeşil istihdamın artırılması, sürdürülebilir büyümenin teşvik edilmesi, geleceğin teknolojilerine yatırım yapılması ve emisyonların azaltılması amaçlanıyor.

COP28 ile ilgili tüm detaylar için, Ekologos Sürdürülebilirlik Yönetim ve İletişim Hizmetleri tarafından Zorlu Holding için hazırlanan bültenlerden derlediğimiz kitapçığı tıklayarak inceleyebilirsiniz.