İzlenmesi Gereken 5 Sürdürülebilirlik Eğilimi: Nedir? Neden Önemlidir?

Sürdürülebilir bir gelecek için uygulanması gereken eğilimler neler? COP26 Zirvesi’nde dikkat çeken sürdürülebilirlik eğilimlerinin önemi nedir? Hayatımızı nasıl etkileyecekler?

İzlenmesi Gereken 5 Sürdürülebilirlik Eğilimi: Nedir? Neden Önemlidir?

Dünyamız için ‘son şans’ olarak nitelendirilen COP26 İklim Zirvesi’ni geride bıraktık. 200’den fazla ülkenin katılım göstermiş olduğu zirvede sürdürülebilir bir gelecek için birçok konu masaya yatırılmış ve eylem planları oluşturmak hedeflenmişti. Aktivistlerin eleştirileri, farklı görüşler ve sonu gelmeyen tartışmalar derken nihayetinde uzlaşma sağlanmıştı. Biz de uzlaşılan anlaşma metninin sonucunda hayatımıza iyiden iyiye girecek olan sürdürülebilirlik eğilimlerini, bu eğilimlerin neden önemli olduğunu ve hayatımızı nasıl etkileyeceğini bu yazımızda sizlere aktarmak istedik.

COP26’da dikkat çeken sürdürülebilirlik eğilimleri

İklim krizi, etkilerini tahmin edilenden çok daha hızlı ve yıkıcı bir şekilde göstermeye devam ediyor. Bununla beraber en etkili koruma yöntemleri bulunsa ve efektif bir şekilde uygulansa bile açtığı yaraları sarmanın o kadar kolay olmayacağını biliyoruz. COP26, Paris İklim Anlaşması’nda konuşulan hedeflerin üzerine çıkmak ve ‘hızlı ve etkili’ bir eylem planı oluşturmak için büyük önem taşıyordu. Zirve boyunca 1,5 derece hedefi, doğal yaşam alanları ve birlik olmanın önemi vurgulanırken sürdürülebilir bir gelecek inşa edebilmek için bazı eğilimler üzerinde özellikle duruldu. Bunları şöyle sıralayabiliriz:

Karbon nötre doğru: Dekarbonizasyon

Dekarbonizasyon özünde, atmosferdeki insan kaynaklı karbon emisyonunu azaltma süreci demektir. Farklı yerlerde karşımıza ‘karbonsuzlaşma’ olarak da çıkabilir. Peki dekarbonizasyon neden önemli? Dekarbonizasyonun nihai hedefi tabii ki karbon sıfıra ulaşmak. İklim değişikliğinin önüne geçebilmek ve durumu stabilize edebilmek için enerji kaynaklarımızın karbondan arındırılması gerekiyor. Bunun için alınan aksiyonlar ise şu şekilde:

  • Kömürün aşamalı olarak azaltılması,
  • Temiz enerjiye ulaşımın kolay ve ‘uygun fiyatlı’ hale getirilmesi,
  • Yenilenebilir enerji kaynaklarının ön plana çıkartılması,
  • Temiz enerjiye yapılan yatırımların artırılması.

Mücadelenin kilit noktalarından: İklim finansmanı

İklim finansmanı en kısa haliyle, iklim krizi ile mücadelede gereken altyapılara sahip olabilmek için zengin ulusların, gelişmekte olan ve mücadeleden etkilenen uluslara karşı finansta etkin rol oynamasıdır. COP26 Zirvesi’nde de gelişmekte olan ülkeler bir kez daha iklim finansmanı konusunda çağrıda bulunmuştu. Bunun sonucunda da iklim finansmanı ve ülkelerin taahhütleri bolca konuşuldu. Sayısı 400’ü geçen finans kuruluşu, yeşil enerji ve teknoloji girişimleri için yaklaşık 130 trilyon dolarlık ödenek sağlama üzerine anlaştı.

İklim uyumu (climate adaption)

İklim krizinin mevcut sonuçlarına ve gelecekte oluşabilecek durumlara karşı hazır olmak, iklim değişikliğine karşı uyumlu olmak demektir. Şu an farkında olmasak dahi birçok ülke iklim krizinin yarattığı sonuçlara karşı savunmasız ve zor durumda kalmış bulunuyor. İşte iklim finansmanı ve Adaptasyon Fonu’nun önemi de bu noktada devreye giriyor. Gelişmekte olan ülkelerle beraber savunmasız olan doğal yaşam alanlarının da iklim krizine karşı korunması gerekiyor.

Karbon değerlendirmesi

Karbon değerlendirmesi temelinde şirketlerin ve siyasal organizasyonların sebep oldukları karbon emisyonlarının belirlenmesi demek. Bu değerlendirmeyle beraber karbon emisyonunu azaltmak, bu konuda doğru yatırımları yapmak ve piyasayı teşvik etmek hedeflenir. COP26 Zirvesi de bu bağlamda liderlerin, şirketlerin karbon sıfıra giderken oluşturabilecekleri iş modelleri, düzenlemeleri, finansmanları ve politikalarını masaya yatırmasına fırsat sundu.

Ulaşımın yeni yüzüne ‘merhaba!’ deyin: Elektrikli araçlar

Karbon emisyonunu azaltmak ve temiz enerjilere geçmek iklim krizi ile mücadelede büyük önem taşıyor. Şu an kullandığımız araçların birçoğu da karbon emisyonunun ve dolayısıyla da iklim krizinin ekmeğine yağ sürüyor. Bu bağlamda COP26 Zirvesi’nde birçok ülke elektrikli araçları ve kullanımlarını teşvik etme sözü verdi. Fakat sadece özel araçların değil otobüslerin, kamyonların ve TIR’ların da karbon nötr olarak hizmete sunulması hedefleniyor. Önümüzdeki birkaç yılda etrafınızda daha çok elektrikli araç görmeye hazır olun!